24 Temmuz 2009 Cuma

Ergenekon ve " Yandaş Basın Bunu Da Yazın!"



Can Dündar 22 Temmuz tarihli "Evet Oydu! "yazısında bir ismi teşhis ediyor : Ali Suat Ertosun. Yazıyı okuduğunuz zaman da anlayacağınız üzere Ali Suat Ertosun şu anda gündemin en önemli maddelerinden biri olan HSYK nın bir üyesi. Yazıda Can Dündar ,Ertosun'un Sabancı süikasti ile olan karanlık ilişkisinden bahsediyor ve tetikçi Mustafa Duyar'la yapmak istediği röportajın nasıl engellendiğini ve sonrasında Duyar ın Nuriş kardeşler tarafından nasıl öldürüldüğünü anlatıyor. (Nuriş kardeşlerin cezaevi isyanını ve "Bizi Veli Abi'ye sorun" şeklindeki feragatlarını hepimiz hatırlarız.)

Benim için yazı, buraya kadar gayet mantıklı bir biçimde akıyor. Taşlar açıkçası yerli yerinde. Ta ki Ali Suat Ertosun'un nasıl yükseldiğini , Ertosun'a kimler tarafından Devlet Üstün Hizmet Madalyası verildiğini öğrenene kadar.


Şimdi tam bu noktada çok farklı bir konuya değinmek istiyorum. Bugün TV de rastgele denkgeldiğim Samanyolu Haber' de de bu konudan ve Can Dündar'ın yazısından bahsediliyordu. Haberde Can Dündar şahit gösteriliyor ve "Ergenekoncu" bir bürokratın şu an nerelere geldiğine atıfta bulunuluyordu. Fakat o da ne! Tam burada haber kesildi ve başka bir habere geçildi. Yandaşlığın sınırı yokmuş demek ki. "Seç beğen al" mantığında habercilik yapan ve sadece bunları izleyip başka hiç bir şey okumayan insanlar tarafından yönetildiğimizi görmek ne kadar üzücü! Madem Can Dündar'ın yazısını veriyorsun , sonuna kadar versene yiyorsa. Anlatsana Ertosun'un Cemil Çiçek tarafından Devlet Üstün Hizmet Madalyası için önerildiğini,Ertosun'a madalyayı Bülent Arınç'ın taktığını, hepsinden önemlisi ertosun'un Abdullah Gül tarafından HSYK ya atandığını. Yemez tabi ki.Veremezsin, vermezsin.

Şimdi yazıya geri dönmek istiyorum.Mesela, x ve y şeklinde çift kutuplu bir ülke var. Bu ülkede yaşamak gerçekten zor olabilir.X insanları iktidara gelmek için Y insanlarına karalama kampanyalarıyla saldırabilir ve iktidara gelen taraf diğer tarafı baskı altına almaya çalışabilir. Fakat bu yapının bile bir kabul edilebilirliği en azından bir anlaşılırlığı vardır. Fakat kutupların tamamen birbirine girdiği, X lerin y güdümlü Y lerin X ajanı olduğu, hatta daha beteri bir bunlardan başka bir çok Z lerin E'Lerin N'lerin ve daha birçoklarının bulunduğu ve bunların da aynı çarpık ilişkilerle birbirine bağlandığı bir ülkede yaşamak... Herkesin tek arzusunun "güç" olduğu ve bu gücün; nasıl, nereden, kim tarafından geldiğinin hiç önemli olmadığı bir sistemde yaşamak ve bu sistemi anlamak... İşte bunu anlamak imkansız galiba.

İmkansızlıklar Ülkesi'nde bir şeyleri imkanlı hale getirmeyi hayal eden bizler için ne kadar teşvik edici bir durum! Gerçekten emeği geçen herkese teşekkürler!...

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Bu yazıya 4. kez yorum yazmaya çalışıyorum. Çünkü sevgili blogunuz benim süpersonik yorumlarımı kabul etmiyo, ama ben hırslı bi insanım başarıcam bunu. (küçük hedefli insan)
üff yorum yazasım gitti. Yine de
bu yazıların ''ilham perisine'' selam etmek istiyorum :D
mineola.

Adsız dedi ki...

yihuuu başardım! m.p.

ksp dedi ki...

@ mineola

teşekkürler selamın için.Ben iletirim kendisine :D Sistem adına özür dilerim ,yapıyor bazen böyle terbiyesizlikler.Keşke değerli görüşlerini de paylaşsaydın bizimle, bu yazıyla ilgili.

Canavar Musa dedi ki...

STV ye laf yok.