4 Haziran 2009 Perşembe

Festival Notları Gibi Ama Tam da Değil

Sene başından beri gerek spicoli'yi gerekse svetlin'i ilgiyle ve bir o kadar da kıskançlıkla takip ediyorum. Adamlar kah sinema festivallerine gidiyor, kah tribute pink floyd gecelerine katılıyor sonra da burada anlatıyorlardı. Benim gibi üniversite hayatını anadolunun küçük bir şehrinde geçiren bi insan için çok acaip şeyler bunlar. Ama bugün benim sıram.

Geleneksel 9. Afyonkarahisar jazz müzik festivali vuku buluyor şu günlerde burada. Hiçbir şeyden eksik kalmayayım diye aldım yanıma iki arkadaşımı gittim hemen festivale. Festival alanı şahaneydi öncelikle, çimenlere yayılıp geniş geniş izledik konseri. Yaklaşık 80-100 kişi falan vardı en fazla. Ses sistemi ışık falan iyiydi hep güzeldi yani bence.

Şimdi şöyle bir şey var; jazzla uzaktan yakından ilgim yok. Jazzla ilgili bildiklerini anlat deseler zorla bir iki cümle söyleyebilirim ancak. Sahne alan gençler(grubun adını da bilmiyorum) iyilerdi baya güzel çaldılar yani bence. Davul, saksafon, gitar bi de bas vardı enstrüman olarak. Vokal yoktu. Doğaçlama üzerine bi konsermiş öyle anons edildiler. İkinci şarkının bass rifleri çok iyiydi, bi de sonlara doğru çok güzel bir şey daha çaldılar. Saksafoncu güzel çalıyordu ayrıca baya. Enstrümanla sevişircesine.

Konser alanı şehrin birazcık böyle kuytu taraflarındaydı. Konser alanında koşuşuturup duran mahallenin çocukları olayı bir jazz konserinden çok kardeşler düğün salonundaki bir düğüne çevirseler de keyfimizi kaçırmaya yetmedi. Önümden koşarak geçip duran bi çocuğu yakaladım kaçtı elimden arkasından boşa tekme savurdum, “senin annen baban yok mu len?” dedim duymadı gitti.

Bu jazz konserine gittiğim arkadaşlar da jazz hakkında hiçbir fikir sahibi değiller. Dedik uyum sağlarız heralde bu ortama bunca yıllık iyi kötü bi müzik kültürümüz var sonuçta jazz bilmesek de. Böyle samimi hislerle gittik ama yeterli birikim olmayınca altını dolduramadık tabi bu samimiyetin. Yapabildiğimiz yorumlar “gitar iyi abi” “saksafoncu güzel yardırdı”dan öteye gidemedi. Bir iki “kültür mozağiği” falan gibisinden laflar ettik sonra ama kelime dağarcığı da zayıf olduğu için tıkandık. Arkadaşımın “biraz bilindik bir şeyler çalsalar da kopsak” demesinden sonra gitme kararı aldık ve hemen orayı terk ettik.

İşte sizlere bir festivalden notlarımı aktardım. Tam olmadı gibi ama idare eder bence. Konuya daha vakıf olduğum bi festival olunca daha güzel notlarla geleceğim karşınıza.

9 yorum:

Svetlin dedi ki...

hahahahahhahaha olm ne adamsın ya. gel lan gel festivale götürücem seni ben.

Sheed dedi ki...

yalnız benim oda arkadaşım afyon'dan.. bu festival için afyon'a erken dönüyor falan.. yani bu festival uğruna istanbul'da ne festivaller satılıyor.. spicoli seni kıskansın heheh..

Spicoli dedi ki...

Kıskanırım seni ben. Hehehe. Böyle yapma olm lan. Yazı yazdırmıcan bak bi daha.

feri dedi ki...

olayın jazz ında,müzik şöleninde değilim.sedürt üm sen istanbul ve ankara semalarına göndereceğin bi zarf bulmuş,mutlu olmuş,yetmemiş düğün aksesuarı niteliğindeki miniklere tekme sallama zevki yaşamışın ya ben ona sevinir yeri gelir ona gülerim.hatta daha çok gülerim lan bacak kadar çocuğa tekme sallamışın olum.

Sheed dedi ki...

ha bi de başlık bilinç altımı esir almış, şu an fark ettim onu da..

http://numaraiki.blogspot.com/2009/06/santon-yok-macheda-yok-ne-var-lan-it.html

sedürt dedi ki...

@svetlin

götür olm tabi beni festivale falan, heder oldum burada resmen festival olaylarına giricem diye.

@sheed

spicoliyi kıskandırmak için yazdım olm zaten bu yazıyı. jazz festivali bu boru mu? denk gelmez her zaman.

@spicoli

kıskan tabi lan. bi de bedava olm burada festivaller. büyük şehirlerdeki gibi yozlaşmamış. yuvam gibi, anadolu gibi.

@feri

olm azını kırıcaktım o çocukların zaten, it gibi koşturdular bütün gün. mahalle düğününe çevirdiler olayı. köşede yüksek seste müziğe rağmen uyuyan çocuk vardı lan konser alanında. tüm düğün klişeleri vuku buldu resmen, hayır mahallenin çocuğu bi de evinde uyusa bişey yok, geliyo özellikle orda uyuyo pezevenk. nası bi zevkse artık.

@gene Sheed

hahaha senin başlık iyice dehşet olmuş

Adsız dedi ki...

burda yazılanların gerçek hayat ve kişilerle hiç bir bağlantısı olmayıp hepsi hayal ürünüdür deeermişiiimm,,, bi kere ben jazz hakkında master yapma derecesinde bilgili bi insanım. ama musa görmüş kızıldeniz gibi yarıldığımız kesindir. hehe çaldım:)dünyanın en mutual gözüküp birbirine parazit ikilisi olduğumuza eminim:)

Adsız dedi ki...

@feri
kardeş biz de seneye bir mesir macunu aktivitisine katılalım ne dersin:D jazz etkinliği kadar olmasa da rock'n coke verdiği enerjinin yerini tutar.bence teklifimi değerlendir.
yücel

Spicoli dedi ki...

Katılırsanız, maceranın ayrıntılarını (Öncesi sonrası ve özellikle ibresi) detaylı biçimde bir yazarsınız artık.