Bazıları da eğitim seviyesinin düşük olmasına vuruyor futbola olan ilginin çokluğunu.Ben koca koca profesörler gördüm adam derste bildiğin Fener-Gs tartışması yapıyor.Bu tez de yalan olur çavuş .
Açıkçası en son Hamburg maçından sonra futbola olan ilgimi azaltmayı , çok fazla takip etmemeyi epey düşündüm.Çünkü sevgili Svetlin ile maçtan çıktıktan sonra bayağı bayağı üzülmüş ve sarsılmış hissettik kendimizi."Ulan alt tarafı bir oyun" gibi basit bir cümle ile yatışabilecek bir üzüntü değildi.Resmen kafana takıyorsun "Nasıl elendik lan" diye.Üstüne üstlük inanamıyor ya da inanmak istemiyorsun da.Sanki bu maç şakaymış, bir daha oynayacaklarmış gibi geliyor.
Bir de ben sanmıyorum ki futbolla ilgilenen herkes futbolu çok sevdiği için ilgileniyor.Öyle bir şey de yok.Doğru dürüst haz etmeyen,maçları yarım yamalak izleyen insanlara git sor adam sana lideri ,gol kralını falan sayabilir. Futbol artık çok izlenen Youtube videoları gibi. "Ulan bu kadar insan izlemiş kesin bi numara var" diye sen de izliyorsun. Sonra da "ulan mal gibi video neden bu kadar çok izlenmiş" diye yakınıyorsun.
O kadar (boş) laftan sonra alakasız da olsa asıl paylaşmak istediğim iki şeye geleyim. İlki futbolda kendi kalesine gol atma mevzu.Şimdi topa vurduktan sonra isterse o top sahaya giren bir ata çarpsın, o gol vuranındır arkadaş.Bazı istatistikçiler yok yön değiştirdi falan filan diye "kendi kalesine" yazıyorlar golü.Ya , top direğe çarpıp girince direğe mi yazıyorsun.Ben forvet olsam bayağı üzlürüm bu işe.Hatta bütün maç boyunca aklımı kurcalar "Ulan bu top adama çarptı diye benim golü yerler mi ki?" diye. Ha Emre Toraman gibi atarsın eyvallah.Yaz "k.k" Buradan istatistikçilere sesleniyorum."Lütfen golleri doğru adamlara yazın, ters hareketler yapmayın."
İkinci olay ise şu küçük takım teknik direktörü kompleksi.Son örneği Bülent Uygun.Adam resmen Sivas'ın dağlarından Arsene Wenger'e laf atıyor "Sıkıysa gelsin Sivas'ı şampiyon yapsın " diye.Ya arkadaş bu CM 01-02 değil ki taktiği ver oynasın.Gözetmen gereken bir sürü parametre var.Yıldız futbolcunun zilyon tane sorunu,kaprisi oluyor sonuçta.Adam burnumda sivilce çıktı diye oynamam ben diyebiliyor.Sen Hayrettin'e "höyt" desen it gibi koşar.Ama sıkıysa Fabregas'a de aynı lafı.Çok affedersiniz herif kıçıyla güler sana.Buradan "İsviçreli Bilim Adamları" na ikinci kez sesleniyorum.Bu küçük takım teknik direktörü olma kompleksini yenecek bir ilaç üzerinde çalışsınlar.Lütfen.
İkinci olay ise şu küçük takım teknik direktörü kompleksi.Son örneği Bülent Uygun.Adam resmen Sivas'ın dağlarından Arsene Wenger'e laf atıyor "Sıkıysa gelsin Sivas'ı şampiyon yapsın " diye.Ya arkadaş bu CM 01-02 değil ki taktiği ver oynasın.Gözetmen gereken bir sürü parametre var.Yıldız futbolcunun zilyon tane sorunu,kaprisi oluyor sonuçta.Adam burnumda sivilce çıktı diye oynamam ben diyebiliyor.Sen Hayrettin'e "höyt" desen it gibi koşar.Ama sıkıysa Fabregas'a de aynı lafı.Çok affedersiniz herif kıçıyla güler sana.Buradan "İsviçreli Bilim Adamları" na ikinci kez sesleniyorum.Bu küçük takım teknik direktörü olma kompleksini yenecek bir ilaç üzerinde çalışsınlar.Lütfen.
4 yorum:
peki ya bülent'in son açıklamalarına ne demeli. 5 yeriz, 7 yeriz ama 6 yemeyiz 8 yemeyiz.
afedersin ama bülent "şu" var yer misin dicem de ağır kaçıcak.
bir de futbolun insan hayatını neden etkilediğini ben de bilmiyorum ama acayip etkiliyor beni de. mesela dünkü fenerbahçe galibiyetinden beri acayip keyifliyim resmen uçuyorum keyiften.
"Sen Hayrettin'e "höyt" desen it gibi koşar."
Benim bittigim an bu andir Sinan Abi.
Bu arada gecen gün Emre Toraman`in golleri izledim. Cok üzücü lan. Futbol sahalarinda yasanacak en agir trajediyi yasamis adam.
Şahsen ben takım arkadaşı olsam ikinci golden sonra bir tane vururdum."Ulan benim orada canım bi tarafımdan çıkmış koşucam edicem diye, sen dalga geçer gibi rahat rahat atıyon bizim kaleye"
Yorum Gönder