Tasarım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tasarım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Kasım 2009 Pazartesi

Çekyatlar Geri Döndü

Uzun süredir nadide yazarımız spicoli'den haber alamıyoruz bildiğiniz gibi. Şimdi bu spicoli modadan falan anlayan bi adamdır. Daha doğrusu şöyle söyleyeyim ben zerre anlamadığım için bu işlerden, spicoli böyle bloga falan iki üç satır modayla ilgili bişeyler karalayınca modadan anlıyor gibi geldi. Hee anlamıyosa da gelip bana kızmayın sonra, anlamıyor da olabilir.

Neyse dostlarım baktım ki blogda böyle bi eksiklik oluşmuş. Modadan ne bileyim bir takım böyle şeylerden bahsetmez olmuşuz. Hep böyle tespitler falan bişeyler var blogda, tarzımız oraya kaymış. Madem blogu eski günlerine döndürüyoruz hepimiz bir şeyler yapmalıyız o vakıt. İşte bu yazıyı bunun için yazıyorum dostlarım.

Bu resimde görmüş olduğunuz bir çekyat. Halk arasında fışkı sarısı diye tabir ettiğimiz renkten. Bunun kırmızısı bi de mavisi var bende. Aynından ama. Üzerinde siyah şeritler ve sonsuz işaretine benzeyen işlemesiyle dikkatleri çekiyor. "Öğrenci evlerinde bu sene bunlar modaymış lan" dedim. "Zaten hep modaydı" dediler. Fiyat 100tl(kdv dahil). Çok fonksiyonel bi kere, açıyosun yatak oluyo, kapatıyosun koltuk oluyo efenime söyliyim içine eşya koyabiliyorsun falan güzel. Spot mağzalarında ikinci el olarak 20-30 tl civarı(kdv dahil, fiş almazsan indirim var) bulunabiliyor dediler şimdi. İstihbarat o yönde.

Not: Moda bilgim şimdilik bu kadarına yetti. Spicoli'yi özlüyorum.

Dipnot: Bu yazı spicoli'nin bundan tam bir sene bir hafta önce yazdığı "Ekoseler Geri Döndü" adlı yazıya ithafen yazılmıştır.

21 Temmuz 2009 Salı

Beni Benden Aldın iPod

Uzun zamandır biraz para biriktirmiştim. Daha önce de biriktirip saçma sapan şeylere ufak ufak harcarken bitivermişti. Sonra kendime sordum o kadar parayla işe yarar ne aldım, elime ne geçti diye; bi baktım iki tişört bi de hard disk. Hadi hard disk neyse işe yarıyor da o gün dedim bu sefer biriktirdiğim parayı adam akıllı bi yatırımda kullanayım. Anneme sordum ne yapsam diye "altın yap oğlum, altın" dedi. Babama sordum o da "dolar bu ara düşüşte, almak lazım nasılsa yükselir" dedi. Bu fikirler bana göre değildi, hemen anlamıştım. Ne işi olur altınla dolarla benim. Sonra düşünürken aklıma iPod geldi bi anda. Hem zaten 3-4 yıllık emektar Creative mp3 çaların ara kablosu kaybolmuştu ve şarkıları değiştiremiyordum. Aylardır aynı şarkıları dinlemekten gına gelmişti. Değişikliğie ihtiyacım vardı. Biraz fiyatlara baktım olucak gibiydi iPod işi. Fakat ilk başlarda iPod Nano'ya gücüm yeter gibi duruyordu, tabii teknoloji mağazalarının fiyatlarıyla. Sonra iPod alıp satarak bu işin adeta pezevengi olmuş bi kaç arkadaşla fikir alışverişinde bulunduktan sonra teknoloji mağazasından Nano almaktansa çeşitli ikinci el sitelerinden aynı paraya iPod Touch almaya karar verdim. Biraz araştırdıktan sonra gittigidiyor'da tam aradığım özelliklerde bi alet yakaladım. Açık artırmayı takibe alıp, pusuya yaptım. Sürekli bekledim öldürücü darbe için, açık artırmanın kapanmasına 18 sn kala evet 18 sn kendi maximum teklifimi verdim ve bi anda ulan bi teklif yetmicek kaçırcam galiba derken açık artırma kapandı ve kazandım. Plan güzelce işe yaramıştı yani.

Sonra iPod'umu beklemeye başladım, biraz araştırdım her türlü nane var bu mekanizmada. Ama yine de gözümde büyütmedim; nasıl ki telefon alırken "ulan almışken güzel olsun, megapikseli çok olsun" deyip aldıktan sonra tek fotoğraf çekmeyip, tek şarkı dinlemişliğim yok diyerekten. Mekanizma elime gelince açtım. Önce ne yapacağımı şaşırdım tabi, kayıt falan yapılıyomuş. Bir sürü işlemden sonra iTunes'i yükleyip nihayet mekanizmayı açabildim. Fakat işte o an gözümde çok küçümsediğimi anladım Steve Jobs'u. Kendisinden özür diliyorum. Normal bir mp3 player gibi kopyala/yapıştır yaparım, sonra da dinlerim kafama göre diye düşünüyordum. Meğer çok farklıymış. Çok hafife almşım iPod'u, normal bi mp3 player gibi davranmanın cezasını çekmiştim resmen. Baya bi araştırdıktan sonra ilk şarkımı falan yükleyebildim ve dinledim. Oh dedim arkadaş, bana bunu ver iPod olarak. Fakat esas mucizeleri internete bağlanınca anladım. Hemen facebook'a girip "iPod büyüksün, Steve Jobs kralsın" diyerek iPod aldığımı dosta düşmana ilan ettim, hem de iPod'dan (şaka şaka yapmadım öyle bişey) Ama asıl büyük şoku harita kısmını kurcalarken yaşadım. Lan iPod'sun madem o kadar bizim sokağı bul lan dedim yazdım sokak adını tak koydu önüme takır takır. İşte o zaman gerçekten takdir ettim mekanizmayı. Bizim tırto sokağı bile bulmuştu yani. Daha ne yapsındı ki?

Şaka bi yana bu iPod çok acayip bi mekanizma arkadaşlar. Bence kullanmak için kursu bile açılabilir. Biraz interneti kurcaladım da acayip kafa patlatan adamlar var bu iş için. Hele bi jailbreak denen olay var ki ücretsiz program, oyun falan yüklemek için; başarmak önemli bi kriter insanlar arasında. Ben şu anda korktum bu jailbreak olayından, katiyyen tek başıma yapamam yani. Yanımda güvenebileceğim eller isterim. Fakat herşeyden öte çok güzel bi alet de. Tasarımı, kullanışı, fonksiyonları olsun gerçekten harika. İyi ki altın, dolar almayıp iPod almışım. Güle güle Creative, hoşgeldin iPod.

18 Temmuz 2009 Cumartesi

Arko Traş Suluğu


Arko traş kolonyası yeni tasarımıyla bu şekilde sürülmüş piyasaya. Arko traş kolonyasını severim, parfüm bittiği zamanlar parfüm işlevi bile görebiliyor yerine göre. Ama bu tasarım ne be abi? Olmuş mu şimdi? Kim yapmış bunu acaba?

Ben taa ilkokuldayken futbolcular yedek kulübesine kadar gelip en ufak arada bişeyler içerdi. İsostar denilen enerji içeceğiydi bu. Böyle bisiklet suluğuna da benzetebileceğimiz bi şişesi vardı. İşte bu Arko traş kolonyası da aynen öyle olmuş. Arko traş suluğu olmuş yani, olmamış.

3 Haziran 2009 Çarşamba

Hediye

Blog yazarı sevgili kardeşlerim ve burayı okuyup beni bilen arkadaşlar. Tarihi biliyorsunuz, bugüne kadar yapmadığınızı yapın, affettirin kendinizi heh heh. Alın lan bana bu koltuğu doğum günü hediyesi diye. Hem Lakers Hido'yu yine yüzükten ettiğinde şampiyonluk hediyesi de sayılır. Bekliyorum. 

1 Mayıs 2009 Cuma

La Dolce Vita



2. Dünya Savaşı milyonlarca insanın ölümüne ve daha birçoğu için daha kötüsüne neden olmuş tarihin en utanç verici olaylarından biri muhakkak. Yine de, kazara da olsa sebep olduğu güzel şeyler de var. O yıllarda, Mussolini'nin ülkesini uçurumun kenarına kadar sürükleyip aşağı atmasıyla çöken İtalyan ekonomisinin vaziyetinden uçak fabrikası sahibi Enrico Piaggio da nasibini alır. Fabrikasının yerle bir olmasının ardından Piaggio uçak mühendisi Corradino Dascino'dan kişisel ulaşım için bir araç tasarlamasını ister. Sonunda 1946'da Dascino Vespayı tasarlar. İlk olarak 15 adet üretilen vespaların sayısı 10 yıl içinde 1 milyonu bulur ve Vespa yavaş yavaş diğer Avrupa ülkelerine de yayılır. Nihayetinde bugün, Vespa tüm dünyada ulaşım aracı olmanın yanında başlı başına bir ikon, bir tarz göstergesi olmuş durumda. Şu bebeklerden biriyle bir gün Floransa sokaklarında tozu dumana katmak umuduyla. 


Not: Eski Bravacasaları karıştırıyorum şu sıralar, cevher bol. Ayrıca daha çok Vespa için konunun meraklısı Trofolo'ya göz atmalı.

5 Mart 2009 Perşembe

I-Decoist 2009


I-deco Istanbul 2. Dekorasyon, Mobilya Tasarim Fuari bugün aciliyor. 9 Mart`a kadar da CNR Expo`da olacak. Ziyaret saatleri 11:00 ile 20:00 arasi. Kendi deyislerine göre bu yil dogadan ilham aliyorlarmis. Isin icinde yerli yabanci bir cok tasarimci var. Tüm bu tasarim ve ana etkinliler disinda alternatif etkinlikler de var. Neyse daha fazla da zirvalamanin alemi yok. Meraklisina duyurulur. Ben de Pazar günü sektörün birkac genc filiziyle ordayim. Özellikle I-deas bölümü epey merak uyandirdi.

31 Ocak 2009 Cumartesi

Electrolux Flatshare Fridge


Birkac ay evvel Stuff`ta görmüstüm, daha sonra unutmusum. Gecen gün eski dergilere elimi atinca yeniden gördüm, yine unutmadan paylasayim dedim. Bu ürünü Stefan Buchberger Electrolux Design Lab 2008 icin tasarlamis. Viyanali üniversite ögrencisinin ilhamini nereden aldigini söylememe sanirim gerek yok. Yarismada 1. olan Buchberger  5000 euroluk 1. ödülünü cukka yapmanin yaninda 6 ay da staj yapma hakki kazanmis Electrolux firmasinda. Tüm bunlarin ötesinde; henüz konsept bir ürün olsa da yakin zamanda seri üretime gecirilebilecek bir projeye imza atmis oldugunu da yarismanin jüri baskaninin "tüketicinin ihtiyac ve beklentilerini karsilayacak bir ürün" sözlerinden anlamak mümkün. Ürün temel prensip olarak ana bir gövde ve isteginiz dogrultusunda 4`e kadar eklenebilir parcadan olusuyor. Kolayca birbirinden ayrilma ve tasinabilme özelligi var bu parcalarin. Projenin ana fikri buzdolabinizi baya baya 5 ayri parcaya bölmek kisacasi. Konu hakkinda daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenleri suraya yönlendirebilirim.

Yaratici fikirlerin karsiligini aldigini görmek güzel.

29 Aralık 2008 Pazartesi

City Built of Rock and Roll


Tasarim: Aaron Burk

Ben 12 $`a bunu t-shirtümün üzerinde isterim diyenler icin adres burada. Daha bircok güzel tasarim var. Trofolo`nun cok eski bir yazisinda rast geldim.

28 Kasım 2008 Cuma

Jasna`nın Dükkanı

Bahsetmek istedigim konu epey özgün aslinda. Hatta benzeri seyler var mi pek bilmiyorum. Yugoslav bir tasarimci olan Jasna Sokolovic duvar kaplamalariyla ilgili calisiyor. Buraya kadar cok özel bir durum yok; fakat tasarimci insanlarin istekleri üzerine de tasarimlar yapiyor. Mesela; duvarinizda cok sevdiginiz birinin fotografinin ya da cok sevdiginiz bir desenin olmasini istiyorsunuz. Yapacaginiz sey duvarda olmasini istediginizin fotografi ve mekanin fotografini mail yoluyla Sokolovic`e yollamak. 1 hafta icinde calismanin taslagi size gönderiliyor. Begenirseniz de 1 ay icinde calismalar tamamlanip, posta yoluyla adresinize yollaniyor.Tabi bunlarin hepsini sitesi araciligiyla yapiyorsunuz. Onun disinda Sokolovic`in kendi tasarimlari da var sitesinde. Ya seramik üzerine calisiyor tasarimlarini ya da duvar kagidi olarak. Ise ilk olarak bunlarla baslamis zaten. Talep üzerine bu sisteme gecmis. Hakikaten güzel is. Fabrikasyon modeliyle sunulanlar arasindan "bu digerlerine nazaran daha uygun" demecilik insani epey sinirliyor zira. Bu modelde ise istediklerini  tamamen ifade edebilme firsati var. 

14 Kasım 2008 Cuma

Akvaryum Lavabo Parametresi

Bir lavabodan ne beklersiniz? Ya da söyle sorayim soruyu, bir lavabo ne kadar orijinal olabilir? Bu kadar oluyormus, gördügümde sasirdim. Fikir cok yaratici gercekten. Benim bir firmam olsa bugün, iste bana bu tasarimla gelen tasarimci benim icin cok degerlidir. Tasarimcinin adini bilmiyorum malesef; ama ürün bir Italyan firmasina, Rossari&Associati`ye ait. Adi da "Moody Wash Basin". Istediginiz boy ve ene göre firmanin sitesinden siparis verebiliyorsunuz. Fiyatlar 4800 ila 9500 $ arasinda degisiyor.

9 Kasım 2008 Pazar

Ekoseler Geri Döndü


House Beautiful`da bunun bir de  sari-grisini gördüm. O daha cekiciydi hatta. Props ürünü bu tekli koltuk. Props vintage ürünler pazarlama felsefesini benimsemis bir marka. Epey albenili duruyor bu koltuk da. Otur, kalkma. Fiyati pahali tabi, 1700 ytl+kdv. Neyse, basliktaki gibi, ekoseler geri döndü.

20 Eylül 2008 Cumartesi

Beyaz Büyü

by Philippe Starck