Film 1973 yapimi. Jack Nicholson`in Hollywood`da yeni yeni kendini göstermeye basladigi yillar. Her zaman basarilidir, zaten efsane bir isim, o konuda yorum yapmak haddimize degil; fakat bu filmde yine ayri bir begendigimi söylemeliyim Nicholson`i. Filmin verdigi mesaj ve psikolojik boyutu da önemli ve etkileyici boyutlariydi.
Filmin bir baska özelligi ise Jack Nicholson`in, "Bad ass" Buddusky performansiyla Premiere Magazine`in 2006 Nisan`inda yayimladigi 100 Greatest Performances of all Time listesinde 12. sirayi almasi ve Nicholson`in diger performanslarinin önünde olmasi. Acikcasi beni filmi bir an önce izlemeye iten buydu. Nicholson gibi bir efsanenin en iyi performansi oldugu birileri tarafindan idda edilen bir filmi muhakkak görüp, degerlendirmek gerekir diye düsündüm. Performansi da gayet etkileyici buldum.
Her neyse, genel olarak filmi begendim, tavsiye ederim; fakat bu yaziyi yazmaktaki ana amacim bu degildi.
Film dedigim gibi 1973 yapimi ve bulundugu dönemin icinde geciyor; dikkatimi ceken sey ise 35 yil öncesinin Amerikasi ile bugünün Türkiye`sinin yasam standartlari acisindan sasirtici derecede benzemesiydi. Ulasimindan, trafik isiklarina, sokaklardaki elektrik direklerinden, otellerine, genelevine kadar hemen hersey sanki günümüz Türkiyesi ayarindaydi.
Ne diyelim 35 sene sonra ölecek gibi olursak umarim The Bucket List`i gercege dönüstürecek teknoloji ve refah cok uzaklarimizda olmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder