3 Aralık 2008 Çarşamba

Bursa'ya Yolculuğun Dayanılmaz Hafifliği


Bu yaziyi yazarken Istanbul-Bursa arasi bir yerlerdeyim. Deniz otobüsünde. Yillar yili otobüsleri kullanmis biri olarak benim icin gercekten büyük bir keyif diyebilirim. Zaten yolculuk yapmaktan hic hoslanmam. Özellikle son yillarda artik otobüslerden iyiden iyiye nefret eder oldum. Bu deniz otobüsü ise otobüs yolculugunun yaninda gercekten büyük keyif. Bir kere genis genis oturuyorum. Fren yaptiydi hizlandiydi derdi yok. Otobüslerin havasiz ve bunaltici atmosferi ve kokusu yok. Masama bilgisayarimi koyuyorum. Ayrica büyük bir zaman tasarrufu saglamasi da basli basina kazanc. Her ne kadar 75 dakika diye her yeri afislerle doldursa da Ido, 1,5 saati buluyor yol. Otobüsün en az 3 belki 4 saatte gittigini düsünürsek (kullanmadigimdan tam olarak bilmiyorum acikcasi) ne denli kazancli oldugu daha iyi anlasilir herhalde. Ayrica düne kadar olmasa da bugün itibariyle gördügüm kadariyla kablosuz internet baglantisi da eklenmis güzergaha. Yalniz baglanti nedense yari yolda koptu ve yazımın burdan sonrasini evimde tamamlamak zorunda kaldım. Ayrica kopmadan önce de kivrandiracak derecede yavasti. Zannederim ben baglantiyi iskeleden cekiyordum, uzaklasinca koptu. Farkli zamanlarda farkli sartlarda yazildigindan son cümleler de biraz tutarsiz oldu ama degistirmeyip yazildigi gibi birakmak istedim, affola. Yine de genel anlamda Ido her türlü daha uygun bir yolculuk vaad ediyor yolculara. İstanbul-Bursa arasi Ido'dan sasmayin.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

yaklaşık 7 yıldır sürekli ve düzenli olarak istanbul bursa yolculuğu yapan bir insan olarak,biraz tecrübe konuşturarak şunları kelmek istedim.
öncelik ido nun hızlı seferlerinin başlaması şurda birkaç yıla dayanıyor.otobüs yolculuğuyla uzun 3-3.5 saat süren yolu belli oranda aşağıya çekiyor.internet ferah ortamı ile göz dolduruc özellikler
ama kapalı konserve tarzında bi havası var hızlı feribotun.tamam denizde gidiyosun ama denizin havası denzib rüzgarı şuyu buyu filan hiç yok.o yüzden benim canımı sıkan bir nokta.ve de yenikapı benim için biraz uzak kalıyor.otobüs yolculuğu da pek tabi aynı konserve kıvamında olmasına rağmen sonuçta ki hele arkadaşlarınla birlikteysen bi miktar daha eğlenceli.ve de ido pek sevdiğim işini çok iyi yaptığına inandığım bi kurumda değil.belki de o önyargı var.ama otobüs yolculuğunu sırf feribotta otobüsten inip müthiş den,z rüzgarına karşı sigara tüttürebilme martı besleyebilme oalylarıyla denz otobüsüne tercih ederim.ki bursa merkez in deniz kıyısı olmadığından feribottan indikten sonra sıkışmalı bir otobüs yolculuğunda başlıyor.o yüzden bavul varsa hiç çekilecek birşey değil.

Spicoli dedi ki...

Evet, Bursa içinde biraz uğraştırıyor adamı liman Mudanya'da olduğundan. Yalnız benim evim Nilüfer'de olduğundan otogarda insem daha büyük problem. Bir de otogarda da insen ille bir otobüs yolculuğu başlıyor. Tabi almaya gelen varsa o ayrı, o zaman kıyak. Yalnız eğlence konusunu tam anlayamadım, sonuçta deniz otobüsünde de en az otobüseki kadar eğlenilebilir. Sigara konusunda ise çok haklısın. Yine de beni dövseler binmem otobüse. Havasızlığı beni bitiren.