This has all happened before and it will happen again...
29 Aralık 2008 Pazartesi
Koyunun Olmadığı Yerde
Pink Floyd`u hicbir zaman canli dinleme sansi olmayacak olan floydianlar icin, saygiyla onlari taklit eden - iyi diyorlar - bir grubu dinlemek keyif verici olacaktir. Yaraya merhem olmaz belki; ama en azindan üfler. 30 Aralik`ta Babylon`da.
sözü açılmışken aklıma geldi de; "flooğğyd floooğğğydd" diye hıçkıra hıçkıra ağlayan 21. yüzyıl gençleri için mostly autumn'u tavsiye edebilirim. yeni çıkan her başarılı grup için "21. yüzyılın pink floyd'u!!11!!" şeklinde heyecanlı sıfatlar yakıştırılıyor gerçi ama bunlara da 21. yüzyılın floyd'u diyenler var ki tarz açısından da hakikaten yakın. (ve gitaristinin gilmour abisine saygı duruşu niteliğinde güzel soloları var)
ama bence pink floyd aşırı abartılmış bir grup. psychedelic'ten çok anlamam, şarkı sözlerinden de bahsetmeyeceğim (ki olay "müzik"tir burada yahu, bir müzik grubunu efsane yapan şey onun sözleri olmamalı) ama abartının progressive rock üzerinden yapıldığını düşünecek olursak; pink floyd'u allah yerine koyanların pek çoğunun bunu yapmasını ingiliz-canterbury scene dışındaki prog rock gruplarından haberleri olmamasına bağlıyorum. halbüse quebec'liler ne güzel yapmıştır notre dame'ın klasik müzikle progressive rock'ı bir araya getiren yorumunu (maneige mesela), veya italyanlar ne güzel katmıştır klasik müzikle hafif batı müziğini progressive rock'a. (banco del mutuo soccorso olsun museo rosenbach olsun premiata forneria marconi olsun..) prog rock dinleyicilerinin pink floyd'u allah ilan etmeden önce bunlara da bir göz atmasını tavsiye ederim.
yazıyla çok alakalı bir yorum olmadı gerçi ama pink floyd'u kutsalı ilan eden holiganlar pek çok, ondan dolayı gaza geldim ve bunları yazdım. pişman değilim.
Pink Floyd`u hicbir zaman canli dinleme sansi olmayacak olan floydianlar icin, saygiyla onlari taklit eden - iyi diyorlar - bir grubu dinlemek keyif verici olacaktir. Yaraya merhem olmaz belki; ama en azindan üfler. 30 Aralik`ta Babylon`da.
1 yorum:
sözü açılmışken aklıma geldi de; "flooğğyd floooğğğydd" diye hıçkıra hıçkıra ağlayan 21. yüzyıl gençleri için mostly autumn'u tavsiye edebilirim. yeni çıkan her başarılı grup için "21. yüzyılın pink floyd'u!!11!!" şeklinde heyecanlı sıfatlar yakıştırılıyor gerçi ama bunlara da 21. yüzyılın floyd'u diyenler var ki tarz açısından da hakikaten yakın. (ve gitaristinin gilmour abisine saygı duruşu niteliğinde güzel soloları var)
ama bence pink floyd aşırı abartılmış bir grup. psychedelic'ten çok anlamam, şarkı sözlerinden de bahsetmeyeceğim (ki olay "müzik"tir burada yahu, bir müzik grubunu efsane yapan şey onun sözleri olmamalı) ama abartının progressive rock üzerinden yapıldığını düşünecek olursak; pink floyd'u allah yerine koyanların pek çoğunun bunu yapmasını ingiliz-canterbury scene dışındaki prog rock gruplarından haberleri olmamasına bağlıyorum. halbüse quebec'liler ne güzel yapmıştır notre dame'ın klasik müzikle progressive rock'ı bir araya getiren yorumunu (maneige mesela), veya italyanlar ne güzel katmıştır klasik müzikle hafif batı müziğini progressive rock'a. (banco del mutuo soccorso olsun museo rosenbach olsun premiata forneria marconi olsun..) prog rock dinleyicilerinin pink floyd'u allah ilan etmeden önce bunlara da bir göz atmasını tavsiye ederim.
yazıyla çok alakalı bir yorum olmadı gerçi ama pink floyd'u kutsalı ilan eden holiganlar pek çok, ondan dolayı gaza geldim ve bunları yazdım. pişman değilim.
sevgiler, saygılar
Yorum Gönder